Bartın adaylık kesinleşmesi sonrası Sn. Rıza Yalçınkaya’nın yapmış olduğu teşekkür konuşması Đl Başkanım, Değerli basın mensupları Değerli dostlar, Sevgili arkadaşlarım, Sizlere hoş geldiniz demiyorum. Bu salonu görünce, Bu sevdayı, gönül birliğini, Gözlerinizdeki ortak pırıltıyı görünce, Sadece şunu söylemek istiyorum. Hoş buldum. Hoş bulduk. ……………….. Bartın bu güzelliğe layıktı, Bu ülke bu güzelliğe layıktı Hep birlikte Hoş bulduk. ……………… Ama çok iyi biliyorum ki beni buraya sefalar sürmek için getirmediniz. ……………… Şu anda karşınıza 9 yıldan beri çok severek, gerçekten yorulup, ama bir o kadar da keyif duyarak, şerefle, şevkle, arzuyla istekle üstlendiğim Bartın Belediye Başkanı Rıza Yalçınkaya’yı arkada bırakıp, bir milletvekili adayı olarak çıktım. Đtiraf etmek gerekirse burada bu kimlikle karşınıza çıkma kararı kolay olmadı. Daha 1,5 yıllık görev sürem vardı. 1,5 yıl sonra emekliliğimi alıp ailemi ve kendimi güvene alabilecektim. Bartın halkı emekliliğe hak kazandıktan sonra, beni bir dönem daha bağrına basardı sanırım. Sonra da köşeme çekilebilirdim. Kişisel çıkarlarım açıkçası burada bulunmamı açıklamıyor.
Her taşını tek tek bildiğim, her çalışanının şeceresini sayabildiğim, zorlukları aşılmış, giderek sefasını süreceğim aşamaya getirdiğim bir belediye vardı. Ama bazı arkadaşlar dediler ki: ülkede bunca yoksulluk, yolsuzluk, işsizlik, açlık kol gezerken sen köşende huzurla oturamazsın. Ailen nasıl güvencede olur? Sen nasıl huzurlu olabilirsin? Senin ailen sadece iki çocuğun ve karın değil. Sen artık tüm Bartın ın çocuğusun. Tüm Bartın dan sorumlusun. Senin ailen artık Bartın ve Bartın ın sana verdiği görevden kaçamazsın. Bana bunları sizler söylediniz. Haklıydınız. Ben köşesinde; Bartın ve tüm Türkiye açken, işsizlik diz boyuna çıkmış, ilk kez resmi rakamlar la %16 ya erişmiş, gerçekte ise %20 lerin üzerine çıkmışken, ekonomi düze çıktı denilirken mutfaklarda yangın varken, enflasyon düştü lafı sokaktaki insanımıza hiçbir şey ifade etmezken, uluslararası ilişkilerde hükümetlerimiz hiçbir dönemde bu gün olduğu kadar kişiliksiz olmamışken, huzurla oturabilecek biri değildim. Bu karar anlayacağınız hiç kolay olmadı. Kişisel çıkarlarım başka şeyler söylüyordu. Ama Bartın’a ve ülkeme olan sevdam, görev aşkım kişisel çıkarlarıma, eşimin yakınlarımın yapma diye yalvarmalarına galip geldi. Ve şu anda karşınızdayım. Bartın da yaşlı analar, babalarımız, çocuklarımız yapılan yolsuzluklar nedeniyle giderek yoksullaşıyorsa, Đşsizlik nedeniyle, iş bulmak için göçen erkeklerin ailesine bir lokma aş getirmek için gurbete çıktığı, erkeksiz kalan bazı köylerimizde cenazeleri kadınlar kaldırıyorsa, Benim kendi çocuğum da dâhil çocuklarımız, gençlerimiz yarınlarına umutla bakamıyorsa, Ben huzurla köşemde oturamazdım. Sizler de aynı duygularla buradasınız. Đşte karşınızdayım. ………….. Aynı kaygılar, aynı kuşkularla yürekleri çarpan dostlarım. Ülkesi için benimle aynı duyguları paylaşan, Aynı kaygıları taşıyan, Aynı zorlukları sırtlanmaya hazır olan arkadaşlarım Hoş buldum.
Bu zorlu yarışta yanımda olacak, beni yüreklendirecek, bana ve ülkesine sahip çıkacak tüm dostlarım. Sefayı değil cefayı paylaşmak için bir arada olduğumuz Bartın sevdalıları Hoş buldum Bu hoşluğumuzu seçim sonrasında da sarmaş dolaş bir sevgi ile kutlayabilmek umuduyla…. Hep birlikte hoş bulduk. ……… Gün el ele gönül gönüle sevdamızı belediye sınırları dışına taşıma günü. 22 Temmuza kadar sevdamızı dağa taşa yazarak, Bartında çalınmadık kapı, Girilmedik ev, kahve, iş yeri bırakmamak için bir araya geldik. Yüreklerimizi, Sevdamızı, Bir potada kaynatıp, Tek bir yürek gibi çarpacak yüreklerimizle bir destan yazmaya kararlı dostlar. Ülkenin karanlığa sürüklenmesine izin vermeyecek duyarlı vatandaşlar Bu kavgaya, Bu çabaya, Alın terimizi, Emeğimizi bir araya getirmeye kararlı yürekler Bir arada olduk… Hoş bulduk ………… AKP ye dur demek için 60 tane her biri birbirinden kabarık yolsuzluk dosyasını ortaya koyabilenlere dur demek için,
Cumhuriyet tarihinde ilk defa kendi vergi kaçaklılığından hüküm giyip, kendini aklamak için af çıkaran bir maliye bakanını göreve getirebilen fütursuzluğa dur demek için, Ampulü ile sadece kendi yandaşlarını aydınlatmayı seçen zihniyete, Ben bu ülkeyi pazarlıyorum, satıyorum diye açıkça söyleyip, parsel parsel ülkeyi satanlara dur demek için buradayız.
Ben görevden asla kaçmadım. En ağır yükün altına Bartın için, ülkem için, doğru bildiğim tüm değerler için sevdayla girdim, aşkla girdim. Şimdi aynı aşkı, Aynı sevdayı yüreklerinizde, gözlerinizde görüyorum. ……………. Değerli dostlarım, Aynı sevda, aynı aşkla şu anda bir aradayız. Bizi bir araya getiren sevda biriliği, gönül birliği,. Bartın sevdamız, ülkemize, cumhuriyetimize sarsılmaz bağlılığımız. …………. Ben ilk belediye başkanlığı seçimlerine girerken, yaklaşık 9 yıl önce hepiniz biliyorsunuz ne arkamda benimle yürüyecek güçlü bir parti teşkilatı vardı, ne de çok yakın dostlarımdan başka beni yüreklendiren. Boşuna bana Deli Rıza dememişler, Bartın sevdası, görev aşkı gözlerimi adeta kör etmişti. Yaşananlar adeta bir rüya gibi… O günleri hatırlıyorum da; hiçbir siyasi tecrübesi olmayan, sadece yüreğine ve bileğine güvenen biri olarak bu arenaya girdim. Bartılılar da bu toy çocuklarının gerçekten saf ve temiz kalbine, dürüstlüğüne, azmine, şevkine güvendi. Oylarının %33 ünü bana verdi, teveccüh gösterip beni belediye başkanı olarak bağrına bastı. 2004 seçimlerinde benim Bartın aşkıyla yaptıklarım, söz de değil özde dürüstlüğüm ve vatanseverliğim takdir gördü. Bu kezde Bartın, oylarının %62 sini AKP iktidarken, iktidar olmanın nimetlerinden yararlanma kolaycılığı varken Bartınlılar gene bana verdi.
Dürüstlüğüme, bilgime, çalışkanlığıma, deliliğime güvendi. Ben Bartını, Bartın da beni utandırmadı. Kim ne derse desin dostlarım. Bartın vefalıdır. Bartınlılar kadir bilir ve akıllı insanlardır. Bartınlılar vatanını, cumhuriyetini seven, sahip çıkanlardır. Kurtuluş savaşında olduğu gibi bu günün Vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü koruma günü haline geldiğinin bilincinde olacak duyarlılıktadır. ………… Yeni bir kurtuluş savaşı destanı yazmaya hep birlikte hoş bulduk. Bir kez daha bir yarışa giriyorum. Bu kez yalnız değilim. Bu kez bu zorlu yarışa Cumhuriyetin partisi Cumhuriyet Halk Partisi ile birlikte, köklü ve örgütlü bir parti ile birlikte, ortak değerlerimiz ve ortak sevdamızdan aldığımız güçle birlikte giriyoruz. Değerli arkadaşlarım, Sevgili Bartınlılar, Bu güne kadar ben hep Bartın merkezde belediye sınırları içinde neredeyse her kişiyi tek tek tanıyacak kadar iç içe yaşadım. Bartın merkezde yaptıklarım takdir gördü, teveccüh gördü. Şimdi aynı hizmet anlayışını Bartın il sınırları içinde yaşayan herkese vermek için bir yola çıktık. Sadece Bartın’ı değil, tüm ülkeyi ezen, yoksullaştıran yolsuzluklara, yoksulluklara dur demek için birlikte, omuz omuza bir yola çıktık. Bartın merkezde 36 bin kişi dün ne olduğumu, yarın ne olacağımı biliyor. Ama şimdi 186 bin kişinin oyuna hep birlikte, CHP olarak talibiz. 1999 yılında ben bu yola girerken, nerdeyse ayağımda çarık elimde asam olan çok yakınımdaki bir kaç kişiyle yollara düşmüştüm.
Bu kez yanımda sizler varsınız. Sizlerin bana vereceğiniz güç, destek var. Köy köy, ev ev, kişi kişi ulaşmamız, sevdamızı, yapacaklarımızı anlatmamız gereken daha 150 bin kişi var. Ve önümüzde de sadece bir buçuk ay gibi son derece kısa, ama iş bölümü yaparak, güç birliği yaparak, yüreklerimizde korlaşan; sözde değil, özde vatan sevgimizi aynı sevdayla yanan başka yüreklerle paylaşarak bu hizmet yarışına Bartın’ın duyarlı halkını katabilmek mümkün. Değerli arkadaşlarım, Şu salona bakınca, gözlerinizdeki ışıltıyı, yüreğinizdeki sıcaklığı hissedince doğru yerde ve doğru insanlarla olduğumun bir kez daha farkına vardım. Hepimizin yüreğindeki sevda aynı, Her yürek aynı tempoyla, aynı güçle çarpıyor. Cumhuriyete olan sarsılmaz inanç ve bağlılıkla, Bartına ve ülkemize olan sevdayla, hizmet aşkıyla yanıyor yüreklerimiz. Aynı heyecanı, aynı sorumlulukları birlikte hissediyoruz. Ne ben yalnızım, Ne siz yalnızsınız… Bartında 186 bin kişi, ülkede 70 milyon kişi yeni bir dönemeçte. Bu seçimlerde yeni bir kader çizgisi çizilecek. Ülkeyi çağ dışı bir karanlığa çekmek isteyen güçlere karşı ortak bir kavgamız var. Ülkesi için, memleketi için yollara düşebilen, bu ülke sandığınız gibi sahipsiz değil diyen insanların kavgasıdır bu. Cumhuriyet tarihinde görülmemiş kalabalıkları ayağa kaldıran, Cumhuriyet tarihimizde görülmemiş işlere imza atan ben yaparım olur diyen bir hükümete, Kıbrısı, onurumuzu pazarlık masasına yatıran, vatandaşına “ananı da al gel”, “gözünüzü toprak doyursun” diyebilen bir zihniyete dur diyecek insanlar olarak hep beraber bu yoldayız. Gün kişisel hesapların günü değil, Gün geçmiş kırgınlıkların, farklılıkların günü değil, Gün yaşadıklarımızın farkında olma günü. Gün layık olmadıklarımıza dur demek için kenetlenme günü.
Gün Cumhuriyete ve ülkeye sahip çıkma günü, Bu bilinçle ve sizlerden aldığım güçle buradayım. Bartına ve bu güzel ülkemize birlikte el ele, gönül gönüle hep birlikte sahip çıkacağımızı, bu ülkenin sahipsiz olmadığını haykırmak üzere bir araya geldik. Biz buraya dağa taşa sevdamızı yazmaya, Bu sevdayla belediye seçimlerinde olandan çok daha büyük, çok daha önemli, çok daha hayati bir destan yazmak için bir araya geldik. Bu kader değil. Bize dayatılan karanlık kafalara Bartın layık değil. Bu ülke layık değil. Cumhuriyetin aydınlık yüzü Bartın ülkesine ve cumhuriyetine her zaman olduğu gibi sahip çıkacak. Ama çok çalışmamız lazım. Önümüzde bu hükümetin gerçek yüzünü anlatmak zorunda olduğumuz 186 bin kişi ve sadece bir buçuk aylık bir zaman var. Değerli dostlarım. Hep birlikte gecemizi gündüzümüze katmaya, Çalınmadık kapı, Ulaşılmadık bir karış yer kalmamacasına çılgınca, Yorulmadan, Gönüllerimizde yüklü sevdadan aldığımız güçle, Koşturacağımız, Yorulacağımız ama sonunda mutlaka kazanacağımız kavgaya Hoş geldiniz. Hoş geldiniz. ……………
Bilgimle, 9 yıldır edindiğim tecrübeyle, çalışkanlığım ve dürüstlüğümle beni takdir ettiniz. Bu şerefli göreve davet ettiniz. Sizlerden aldığım güçle hizmet yarışında yeni bir dönemeci birlikte alacağımıza, Ülkemize karşı sorumluluklarda kaçmamaya, Hükümet olamanın avantajının kullanıldığı bu yarış ne denli adaletsiz olursa olsun, önümüzde uzanan yollar ne kadar engebeli ve zor olsa da yılmamaya kararlı olarak bir araya geldik. Cumhuriyete olan inancımızı ve Bartın’a olan yüce sevdamızı Türkiye Büyük Millet Meclisine el ele gönül gönüle hep birlikte taşımaya geldik. Đşsizliğe son demek için, Yoksulluğa son demek için Yolsuzluklara son demek için hep birlikte ülkemizi aydınlığa çıkarabilmek için kenetlendik. Bilgimle, Tecrübemle, Çalışkanlığımla, Dürüstlüğümle göreve hazırım. Beni inanılmaz bir biçimde, en kötü, en olmaz koşullarda girdiğim aslında çok adaletsiz bir yarışta Bartınlıların %60’ının oyları ile onurlandıran Bartın’ı ve ülkemizi şimdi hepimizin ortak hayallerimizin, haklı taleplerimizin ötesine taşımanın zamanı… Belediye başkanı seçildiğimde Bartın halkına teşekkür ederken Bartılılardan bazı şeyler istemiştim. Bugün yine aynı şeyleri sizden istiyorum. Lütfen bu zorlu yarışta yorulursam, duraklarsam beni içten sevginizle, hayır dualarınızla yeniden güçlendirin, yüreklendirin. Biliyorsunuz beni sizler besliyorsunuz. Beni sizlerden, gücünüz ve desteğinizden mahrum etmeyin. Bu yarış artık tek başına koşulabilecek bir yarış değil. Engelli bir yarışı, inanılmaz sürprizlere hazır olarak birlikte koşacağız. Bu yarışta dün olduğu gibi yarın da bana çelme takmaya çalışanlar, beni yarış kulvarının dışına atmaya çalışanlar olacaktır. Dün olduğu gibi yarın da bana, ortak kaygılarımıza, otak sevdamıza, ortak geleceğimize sahip çıkmanızı istiyorum. Sizlerin Ülkeye ve Bartın’a sahip çıkacağınızı biliyorum ve gücünüzü, desteğinizi bekliyorum. Bartın da 2-0 ülkemin ve geleceğimin kazanacağına inanıyorum. Bunu başarabilecek gücümüzün, yüreğimizin var olduğunu biliyorum. Bartın bana 9 yıl güvendi. Bende Bartılılara güveniyorum.
Ben Bartını seviyorum derken, taşını toprağını değil, bu güzel insanını seviyorum, bu güzel insanların kader çizgisini değiştirmek için şimdi el ele, gönül gönüle zorlu yollara düşme zamanı. Bu güzel, bu dürüst, bu tertemiz insanların aşına, işine, geleceğine sahip çıkma zamanı. Cumhuriyete sahip çıkma zamanı. Kaderimize sahip çıkma zamanı, Yargı organlarımıza, hukukumuza, meclisimize, insanımıza sahip çıkma zamanı. Bu yarışa, bu sevdaya emeğini, yüreğini, gücünü, desteğini, hangi boyutta olursa olsun katkısını koyacak dostlar. Göreve Hoş geldiniz. Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Sizlerle var oldum sizlerle var olacağım Bana, ve bu yoldaki arkadaşım diğer milletvekili adayı olan değerli arkadaşım …….. ya sahip çıkacağınıza eminim. Cumhuriyetimize, bu güzel ülkeye, bu güzel insanlara hizmet etmek bir şereftir. Bu şerefi birlikte paylaşacağımız tüm dostlarım Bana burada olma şerefini, onurunu verdiğiniz için teşekkür ediyor. Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Teşekkürler dostlarım, teşekkürler Bartının güzel insanları, bana ve arkadaşıma vereceğiniz desteğe şimdiden teşekkürler.